NetkoLik
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Net Sarhoslarının Sitesi
 
AnasayfaGaleriAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Atatürk' e Göre..

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
NoLeafCLoVeR
Admin

NoLeafCLoVeR


Erkek
Mesaj Sayısı : 227
Yaş : 34
Nerden : Edirne/Enez
İş/Hobiler : Futbol
Ruh halleri : Atatürk' e Göre.. Iyi11
Tuttuğunuz Takım : Atatürk' e Göre.. 15sa4hs
Admin Puanı : Atatürk' e Göre.. Reputationpossscv3
Rep Gücü : 147
Rep Puanı : 3
Kayıt tarihi : 09/06/08

Atatürk' e Göre.. Empty
MesajKonu: Atatürk' e Göre..   Atatürk' e Göre.. I_icon_minitimeSalı Tem. 08, 2008 1:50 pm

KİTAP OKUMAK
“Bir gün Atatürk, tarihle ilgili bir kitap okuyordu.
Öylesine dalmıştı ki, çevresini görecek hali yoktu. Bir sürü yurt
sorunu dururken devlet başkanının kendini kitaba vermesi Vasıf Çınar’ın
biraz canını sıkmış olacak ki Atatürk’e şöyle dediğini duydum :
“- Paşam,tarihle uğraşıp kafanı yorma. 19 Mayısta kitap okuyarak mı Samsun’a çıktın?”
Atatürk, Vasıf Çınar’ın bu içten yakınmasına gülümseyerek şöyle karşılık verdi :
“-
Ben çocukken fakirdim.İki kuruş elime geçince bir kuruşunu kitaba
verirdim. Eğer böyle olmasaydı, bu yaptıklarımın hiçbirini
yapamazdım...” (Atatürk’ün Uşağı CEMAL GRANDA)



HERKESİ DİNLEMEKTEN ZEVK ALIRIM
Yakınlarından biri sorar:

“-Sanki ihtiyacınız varmış gibi herkesin düşüncesini bu kadar gayretle sorup anlamanızdaki amaç nedir? Size ne yararı olabilir ?

“-
Ne düşündüğünü anlamaya çalıştığım kimselerin düşünceleri benimkilerin
aynısı ise alâ... Düşüncelerim daha güç kazanmış olur. Yok, eğer
benimkinin aynı değil de farklı ise gene mükemmel, fena mı? Ben de
çeşitli fikirler elde etmiş olurum. Aynı zamanda kendimi her iki
durumda da kazançlı kabul ediyorum. Dikkat ettim. Bazen hiç olmadık
adamlardan çok şeyler öğrenmişimdir. Hiçbir kanıyı küçük görmemek
gerekir. En sonunda kendi düşüncemi uygulasam bile, herkesi ayrı ayrı
dinlemekten zevk alırım...”

( Atatürk’ten Yazılanlar, MUHTEREM ERENLİ)




DEVRİM İLKELERİNE BAĞLILIK
Meclis kürsüsünden sesleniyor:

“Alacağımız
kararlarda halkın eğilimlerini elbette göz önünde tutacağız. Kesinlikle
bu eğilimlere karşı hareket etmeyeceğiz. Fakat, eğer ilkelerimiz söz
konusu ise, başımızı veririz, ilkelerimizden ödün vermeyiz...”

Hem
büyük bir devrimci olmak, hem de tam anlamıyla demokratik bir meclis
çalışması yapabilmek dünyada görülmemiştir. Bu yüzden, devrimin önüne
çıkan engeller kararlılıkla aşılmıştır. Bu da kimilerinin onu diktatör
diye tanımlamasına yol açmıştır.




ADAM OLMAK DEMEKTİR
CHP’nin kuruluş günleri. Parti tüzüğü tartışılıyor. Sarıklı bir milletvekili sert eleştirilerde bulunur. Ve :

“ Bu asrî (çağcıl,çağdaş) kelimesi de ne demektir ?” deyince;

Mustafa Kemal, başkanlık kürsüsünden öne eğilir ve seslenir :

“ Adam olmak demektir, hoca. Adam olmak..!”

BAYRAK ULUSUN ONURUDUR
10 Eylül 1922. M.Kemal İzmir’dedir. Dinlenmesi için hazırlanan konağa girerken önüne serilmiş Yunan bayrağını görür.
Bu nedir ?”
“Yunan Bayrağı paşam. Bu eve yerleşen Yunan kralı Konstantin,bu taşlığa serilen Türk bayrağını çiğneyerek geçmişti.”
“O, hata etmiş. Ben bu hatayı tekrar edemem. Bayrak, bir ulusun onurudur. Ne olursa olsun yerlere serilemez ve çiğnenemez.”



SÜNGÜLERİN PARLADIĞI YERDE
Yunan Başkomut
anı Trikopis, tutsak alınarak M. Kemal’in yanına getirilir. M.Kemal hal hatır sorduktan sonra :
“Eğer, sonuna kadar görevinizi yaptığınıza inanıyorsanız vicdanınız rahat olsun” diyerek nasıl tutsak olduğunu öğrenmek ister.
urumu özetleyen Trikopis :
“Sonunda
öyle oldu ki tüfeklerin bile işlemediği bir duruma düşürüldük.O zaman
karşımızda süngüler parıldamaya başladı.Arkamız, önümüz, her yerimiz
süngü... Böylece iş bitmişti...”
Dedikten sonra sorar:
“Peki, siz savaşı nereden yönetiyordunuz ?”
M.Kemal, dalgın,düşünceli yanıtlar :
“İşte tam o süngülerin parladığı yerde,askerlerin yanındaydım.”


TÜRK ASKERİ
1928
Ağustos’unun son günleri. M.Kemal, Yeni Harfler Komisyonu
toplantısından çıkarken yanına gelenler Büyük Utku’nun (30 Ağustosun)
yıldönümünü kutlarlar. Onlara şöyle der :
“Zaferi kazanan ben
değilim.Bunu, asıl tel örgüleri aşan, savaş alanında can veren,
yaralanan, düşmanın üzerine atılarak Akdeniz yolunu Türk süngülerine
açan kahraman askerler kazanmıştır. Ne yazık ki, onların her birinin
adını Kocatepe’nin sırtlarına yazmak olanağı yoktur. Fakat, hepsinin
ortak bir adı vardır : Türk Askeri. Kutlamalarınızı onların adına kabul
ediyorum...”



HOCA OLMAK
1923 yılının şubat ayındaki bir konuşmasından:
“Büyük
dinimiz,çalışmayanın insanlıkla ilgisi olmadığını bildiriyor. Kimileri
çağdaş olmayı dinsiz olmak sanıyorlar. Böyle sananların amacı
müslümanların dinsizlere tutsak olmasını istemek değil de nedir? Her
sarıklıyı hoca sanmayın. Hoca olmak, sarıkla değil, beyinledir...”




BİR TÜRK DÜNYAYA BEDELDİR
Atatürk,ün
kimi sözleri kasıtlı olarak başka amaçlarla kullanılmıştır. Örneğin,
Çankırı’da askerlerin koğuşlarını gezerken “Bir Türk, on düşmana
Bedeldir” yazısını görür. Askere moral olması için yazılan bu yazının
anlamını genç subaya sorar. O da “öyledir “ deyince Atatürk :
“Bir Türk Dünyaya Bedeldir” şeklinde düzeltir.
Bu, yoktan var edilen bir ulusa, onun bireylerine duyulan sevginin,vurucu bir anlatımıdır.
Sevdiklerimiz, dünyalara bedel değil midir !
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.savasavcu.com
 
Atatürk' e Göre..
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
NetkoLik :: Genel Kültür :: Atatürk :: Atatürk Hakkında Herşey-
Buraya geçin: